TÜRKİYE Tarım Doruğu’nda konuşan Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, ” Türkiye’nin ihraç ettiği lakin geri dönen eser oranı azamî binde 1 ile binde 2 ortasında. Münasebeti ne olursa olsun geri dönen hiçbir eseri biz içeride satışına müsaade vermiyoruz, imha ediyoruz. Standartlarda, tahlillerde tam ahenk halinde olduğumuz Avrupa Birliği’nin tüketmediği rastgele bir şeyin Türkiye’de tüketilmesine müsaade vermiyoruz. Bunlar imha ediliyor” dedi.
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, ‘Türkiye Yüzyılında Sürdürülebilir Tarım’ temasıyla düzenlenen 4’üncü Türkiye Tarım Doruğu’na katıldı. Burada konuşan Bakan Yumaklı, “Türkiye hem bugünkü mevcut haliyle, toprak yapısıyla, iklim yapısıyla, ziraî üretime elverişli ortamı prestijiyle içerideki muhtaçlıklarını büyük oranda karşılayan ve muhtaçlığının üzerindekileri de ihraç edebilen bir ülke. Türkiye 2023 yılının 139 milyon tonluk bir bitkisel üretimle kapattı, bu Cumhuriyet tarihinin rekoru. Gayri safi hasılada, ziraî hasıla da 68,5 milyar dolarla Avrupa’da 1’inci sırada dünyada da 9’uncu sırada. Münasebetiyle da bu sayılar herhalde tarım bitti diyenlere gereken cevaptır” dedi.
‘KIRMIZI ETTE YÜZDE 5 İÇİN İTHALAT YAPILIYOR’
Bakan Yumaklı, fahiş fiyatla ilgili yasal düzenlemeye değinerek, “Kırmızı et üretiminde bizim yeterliliğimiz yüzde 95’ler, ortadaki yüzde 5 için ithalat yapılıyor. Fakat daima şunu şöyledik yalnızca bu ortadaki yüzde 5 için değil tıpkı vakitte piyasada rastgele bir halde arz ya da taleple temaslı olmaksızın fiyat hareketlerini oluşturmak isteyenler olabiliyor. Hatta bunlarla ilgili yalnızca bu hususta değil genel olarak fahiş fiyatla gayretle ilgili bir yasal düzenleme çıktı. İthalatta mevzuyu ikiye ayıralım; birincisi gereksinimle alakalı, ikincisi piyasa regülasyonu ile alakalı. Elbette devlet hem üreticisini düşünecek hem de tüketicisini düşünecek. Hasebiyle Gereksinim neredeyse bununla ilgili gereken regülasyonu sağlamak gayesiyle bu ithalatı yapacak. Lakin bu sürdürülebilir değil. Daima bunu söyledik” biçiminde konuştu.
‘KASIM SONUNA KADAR 1.2 MİLYON CİVARINDA BİR KONTROLÜMÜZ OLDU’
Bakan Yumaklı, “Bizim hayvan hastalıklarıyla çaba planımızda devreye girdi. Birebir vakitte Türkiye’deki verimlilik ve kaliteden bahsetmiştim bu 5 ana ögesi. Onlardan birisi olan verimlilikle ilgili yani bizim elimizdeki gerecin verimli ve kaliteli bir halde üretiminin yapılması için Islah Programı devreye girmiş oldu. 360 derece bir seferberlik başlatmış durumdayız. Bunun ismi üretim seferberliği. Yalnızca hayvansal üretimde değil yani ette değil sütte değil ya da öbür hayvansal eserlerde değil bitkisel üretimde de bir üretim seferberliği başlatmış durumdayız. Kasım sonuna kadar 1,2 milyon civarında bir kontrolümüz oldu. Bunların içerisindeki sayıları söyleyeyim. 1,2 milyonluk bir kontrol yapıldı. Bunların içerisinden yüzde 1,8 oranında bir uygunsuzluk tespit edildi. Yani şunu söylemek istiyorum. Şayet 100 kişi ise yalnızca 2 kişi bunu yaptı. Geri kalan 98 kişi işini gerçek yapıyor demektir. Bunlara da buradan teşekkür etmek gerekiyor. Zira beceri iltifata alışılmış. 452 savcılığa hata duyurusunda bulunduk” tabirlerini kullandı.
‘GERİ DÖNEN ESER ORANI AZAMÎ BİNDE 1 İLE BİNDE 2 ARASINDA’
Yumaklı, “Hepimiz için bu kıymetli bir mevzu. Buradaki hassasiyet bizim de hassasiyetimiz. Olaya yalnızca ihraç edilen eserlerin gümrük kapılarından geri dönüp dönmemesi çerçevesinde bakmamak gerek. Bizim bilhassa pestisit yani zirai ilaç konusundaki kontrollerimiz yalnızca gümrük kapılarında yapılan bir kontrol değil. Toplamı temsil edecek halde üretim alanlarında, hal girişlerinde ağır bir kontrol olur, son tüketim noktalarında kontrol olur, ihraç edilen eserler için de gümrüklerde tahlil olur. Bu tahliller hem kamu laboratuvarlarında olur hem de özel laboratuvar da olur. Bu laboratuvarlar içerisinde de işlerini düzgün yapmayanlar sebebiyle de birtakım problemlerle karşılaşıyoruz, o laboratuvarlarla ilgili de gerekeni yapıyoruz. Rastgele bir halde yurt dışından geri dönen eserlerin hepsi de pestisit sebebiyle geri dönmez, birebir vakitte bu aflatoksin dediğimiz gibisi birtakım kendinden sonrasında oluşan küflenme nedeniyle dönenler de olabiliyor, bunların oranı yarı yarıya neredeyse. Türkiye’nin ihraç ettiği fakat geri dönen eser oranı azamî binde 1 ile binde 2 ortasında. Bunların hepsi pestisit sebebi ile değil. Münasebeti ne olursa olsun geri dönen hiçbir eseri biz içeride satışına müsaade vermiyoruz, imha ediyoruz. Standartlarda, tahlillerde tam ahenk halinde olduğumuz Avrupa Birliği’nin tüketmediği rastgele bir şeyin Türkiye’de tüketilmesine müsaade vermiyoruz. Bunlar imha ediliyor” diye konuştu.