ERZURUM, Atatürk Üniversitesi’nin çeşitli fakültelerinde okuyan, yüksek lisans ya da doktora yapan 17 Gazzeli, yardımseverlerle bir ortaya geldi. Ülkelerinde ömür gayreti veren ailelerinden öteki bir şey düşünemediklerini söyleyen Rawan İsam, “Savaştan 4 ay evvel evlendim ve yüksek lisans nedeniyle Türkiye’ye geldim. Savaş çıktığı için geri dönemiyoruz. Her sabah ailemden makûs bir haber alacağım korkusu ile uyanıyorum. Ülkemde sevdiklerim ve hayallerim vardı fakat hepsi orada kaldı” dedi.
Gazzeli öğrenciler, Kızılay Palandöken Şubesinin organize ettiği yemekte bir ortaya geldi ve İsrail’in Gazze’de yaptığı soykırıma ait his ve niyetlerini paylaştı. Öğrenciler, Gazze’deki ağır bombardıman sonrası çadırlarda aç ve susuz yaşayan aileleriyle uzun müddettir irtibat kuramadıklarını ve hayatlarından kaygı duyduklarını söyledi. Atatürk Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Elektrik Elektronik Kısmı son sınıf öğrencisi Gazzeli Riyad Muhammed (24), ” Filistin’de bulunan iki bölge var. Gazze ve Batı Şeria Bölgesi. İçinde 14 kent var. 400 gündür yaşanan soykırımda 50 binden fazla şehidimiz, 100 binden fazla da yaralımız var. Genel olarak Gazze’de her ailede en az bir yahut birden fazla şehit var. Gazze’nin yaklaşık yüzde 70’i bilhassa kuzeyi ise yüzde 90-95 yıkılmış durumda. Güneye gerçek öbür bölgelerde ise İsrail’e karşı daha inançlı bölgeler oluyor fakat maalesef inançlı diye bir şey yok. Her yerde yaralı, her yerde şehit ve tutuklanma oluyor. Savaş çıkmadan evvel gelirimizi ailelerimizden alıyorduk, hiçbir vakit mülteci olmadık öğrenci olarak. Fakat maalesef tüm kurumlar yıkıldığı için ailemiz yardım edemiyor, zati edemez de” diye konuştu.
‘AKLIMIZ FİLİSTİN’DE’
İsrail’in ülkelerinde yaptığı katliamda hayat uğraşı veren ailelerinden öbür bir şey düşünemez olduklarını söyleyen Atatürk Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi İngiliz Lisanı Edebiyatı’nda yüksek lisans öğrencisi olan Rawan İsam, “Savaştan 4 ay evvel evlendim ve yüksek lisans nedeniyle Türkiye’ye geldim. Savaş çıktığı için geri dönemiyoruz. Başka Gazzeli arkadaşlar üzere her sabah ailemden makûs bir haber alacağım korkusu ile uyanıyorum. Ülkemde sevdiklerimle bir arada yeni kurduğum yuvam ve hayallerim vardı ancak hepsi orada kaldı. Yıllarca hazırladığım çeyizimi kullanmak nasip olmadı. Gazze’deki kimi yakınlarım cep telefonu ile görüntü gönderiyor. Hiçbir yer sağlam kalmamış. Çocukluğumun, gençliğimin geçtiği yerler, okullarımız bombalanarak yerle bir edilmiş. Tanıdıklarımızın birçok ölmüş. Her sabah uyandığımızda çadırlarda kalan ailelerimizden makus haber alacağız korkusu ile uyanıyoruz. Allah Türklerden razı olsun. Bize kucak açtılar, problemimiz yok lakin aklımız Filistin’de” dedi.
FİLİSTİNLİ ÖĞRENCİLER YEMEK FİYATI ÖDEMEYECEK
Gazzeli öğrencilerle bir ortaya gelen Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu, her şeyin geliştiği argüman edilen bir ortamda insanlığın gelişmediği, hatta geriye gittiği, hele de Müslümansanız hiçbir şeye hakkınız yokmuş üzere görülen bir tavır olduğunu söyledi. Prof. Dr. Hacımüftüoğlu, “Türkiye’nin yalnızca kendini muhafazası yetmiyor. Dünyadaki zulüm çeken her bölgeye, her kavme uzanabilecek bir güce sahip olması gerekiyor. Fakat karşıdaki küme bir devlet değil, bunlar yalnızca güçle ilgileniyor. Çok güçlü olursanız korkuyor, zayıf olursanız ezmeye çalışıyor. Bu zulmetmenin hududu yok. Çeşitli işlevler devreye sokmak için güç lazım. Biz kendi açımızdan şunu söyleyebiliriz. Ülkemizin güçlenmesi için kendi çapımızda uğraş göstereceğiz. Sayın Cumhurbaşkanımız ve tüm çalışanlarıyla birlikte biz de bu güce güç katmaya çalışacağız. Burada bizde olan emanetler sizlersiniz. Erzurum’da sizler, diğer kentlerde öbür arkadaşlarınız. Sizler bizim kardeşimizsiniz, bizden farklı değilsiniz, sizin sıkıntılarınız de bizim sıkıntılarımız de birdir. Hasebiyle burada bize iletilecek bahislerde biz de size dayanak olmak isteriz. Buradaki tüm Filistinli çocuklarımızın öğlen yemeklerinin fiyatsız olacağını söyleyelim. Üniversitede yedikleri vakit rastgele bir fiyat ödemesi olmayacak. Öbür mevzularda da rektörlük olarak dayanak olacağımız hangi bahis varsa biz de elimizi taşın altına koymak isteriz” diye konuştu.
Gazze’de yaşanan katliamın yürekleri yaktığını belirten Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi (GSF) Dekan Yardımcısı Öğretim Üyesi ve Palandöken Kızılay Şube Lideri Doç. Dr. Muhammet Tatar da bunun kabul edilemez olduğunu söyledi. Kızılay olarak Erzurum’da tahsil gören Gazzeli gençlere kucak açtıklarını tabir eden Tatar, “Bu yemekte Gazzeli gençlerle onların kederlerini dert edinen hayırsever iş insanlarını buluşturduk. Buradaki Gazzeli gençlerimizi bize emanet” dedi.