Kayseri Sanayi Odası (KAYSO) Kasım Ayı Meclis Toplantısı; Kayseri Defterdarı İbrahim Kaya’nın katılımı ile Meclis Başkanı Abidin Özkaya Başkanlığında gerçekleştirildi. KAYSO meclis salonunda yapılan toplantıya, meclis üyeleri, meslek komitesi üyeleri, disiplin kurulu üyeleri, yüksek istişare kurulu üyeleri ve Kayseri Genç Girişimciler İcra Kurulu üyeleri katıldı.
Toplantının açılış konuşmasını yapan KAYSO Meclis Başkanı Abidin Özkaya; sıkı para siyasetine karşın enflasyonun yeteri kadar düşmediğini belirterek, ” Merkez Bankası’nın uygulamaya devam ettiği sıkı para siyaseti ve alınacak mali siyasetlerle inşallah 2025 yılı sonunda enflasyonda beklediğimiz sonuca ulaşacağımıza inanıyorum” dedi. Yüksek faiz, yüksek enflasyon ve düşük seyreden kurun, üretim, ihracat ve istihdamda tahribata sebep olduğunu söz eden Özkaya, “Ekonomimizdeki bu üçlü kıskacın tahribatını minimuma indirecek tedbirlerin alınması ve üretimin devamlılığının sağlanması birincil maksat olmalı. Son vakitlerde sıkça duyduğumuz finansal zorluğa giren firma sayısındaki artış hepimizi huzursuz etmektedir. Üretim yapan gerçek bölüm firmalarına kullandırılacak kredilerin faiz oranlarında indirim ve limitlerde genişleme yapılmalı. Aksi takdirde maliyet enflasyonu önlenemez biçimde kemikleşmektedir” diye konuştu. Özkaya, ihracat yapan firmalara ellerindeki pazarları kaybetmemeleri için ihracat bedellerinin döviz bozumunda ek kur avantajı sağlaması ve yüzde 30 Döviz Alım Dokümanına bağlanma zorunluluğunun kaldırılması gerektiğini söyledi. ABD seçimlerinden sonra dünyanın belgisiz bir yapıyla karşı karşıya olduğunu söz eden Özkaya; “Trump’ın gümrük duvarlarını yükseltmesi, ek gümrük vergileri getirmesi çabucak hemen tüm ülkeleri etkileyecek. Burada ülkemizi en çok etkileyecek olan Rus gaz şirketine konan finansal yaptırım. Bu bahis çözülemediği takdirde, sonuçları ülkemiz açısından ağır olabilir. Bu türlü bir olumsuzluğun hem ülkemizde hem de ticari ilgilerimizin ve ağır olduğu Avrupa ülkelerinde güç maliyetlerini artırma ihtimali var. Umarım bu korkularımız gerçekleşmez” diye konuştu. Son olarak minimum fiyata değinen Özkaya şunları söyledi;
“Hem çalışanlarımızın hem de patronlarımızın talep ve gereksinimlerine karşılık verecek, ülkemizin içerisinde bulunduğu ekonomik gerçeklerimizle uyumlu olan, verimlilik temelli, üretimin sürdürülebilirliği asıllı bir sayının tespiti değerlidir. Bu mevzuda tüm tarafların hassas olacağına inanıyorum. Çünkü dış pazarlarda firmalarımızı çok sıkıntı bir sürecin beklediğini hepimiz biliyoruz”
Daha sonra konuşmasını yapmak üzere kürsüye gelen KAYSO Yönetim Kurulu Lideri Mehmet Büyüksimitci, toplantıya iştiraklerinden ötürü Kayseri Defterdarı İbrahim Kaya’ya teşekkür ederek, Saadet Partisi’nin 9. Olağan Kongresi’nde genel başkanlığa seçilen Mahmut Arıkan’ı tebrik etti. Konuşmasının başında üçüncü çeyrek büyüme sayılarını pahalandıran KAYSO Lideri Büyüksimitci; “Bugün Türkiye İstatistik Kurumu tarafından 2024 yılı üçüncü çeyrek bilgileri açıkladı. Türkiye iktisadı, yılın üçüncü çeyreğinde yıllık yüzde 2,1 büyürken, üçüncü çeyrekte bir evvelki çeyreğe kıyasla, yüzde 0,2 daraldı. 3. çeyrekte en süratli büyüyen dal yüzde 9,2 ile inşaat olurken, endüstride maalesef yüzde 2,2 oranında bir daralma kelam konusu. Piyasalardaki sakinliğin kalıcı hale gelmemesi için, üretim, yatırım, istihdam ve ihracat kapasitesinin korunması büyük ehemmiyet taşıyor” dedi. Yılın sonuna hakikat yaklaşırken, minimum fiyat tartışmalarının iktisat gündeminin kıymetli başlıklarından biri haline geldiğini söz eden Büyüksimitci; “Bu bahis hem çalışan memnuniyeti hem de iş verimliliği açısından büyük ehemmiyet taşıyor. Çalışanlarımızın refah düzeylerinin ve ömür standartlarının yüksek olması, patronlar olarak hepimizi keyifli eder. Bu durum şirketlerimizi daha başarılı ve sürdürülebilir kılar. Taban fiyat artışının insanların geçinebileceği, çalışanlarımızın keyifli olacağı bir sayıya getirilmesi kıymetli lakin, düzenleme yapılırken bunun tesir tahlilinin yapılması çok daha kıymetli. Çalışanlarımızın gelirini arttıracak, ülkemizde üretimin devamlılığını sağlayacak böylesine kıymetli bir husus, siyasi materyal yapılmadan ele alınmalı, gerçeklikle uygun olmayan popülist telaffuzlardan uzak tutulmalıdır. Tarafların bu mevzuda adil bir düzenleme yaparak, ülkemizin gerçeklerinden kopmayacak bir sayı tespit edeceğine inanıyorum” dedi.
“Enflasyonda beklenen maksatlara şimdi ulaşamadık”
Enflasyonun düşürülmesi noktasında bir kararlılık olsa da, şimdi beklenen amaçlara ulaşılamadığını kaydeden Büyüksimitci şunları söyledi; “Ekonomimizin en temel sıkıntılarının başında enflasyon geliyor. Bu bahis endüstriciler başta olmak üzere toplumun her kısmını derinden etkiliyor. Yüksek enflasyon ortamı, girdi maliyetlerinde büyük artışlara neden olurken, global ekonomik belirsizlikler de ihracat ve dış talep üzerinde baskı oluşturuyor. Bunun dışında, kurdaki artışın enflasyon artışının altında kalması, ihracatçı firmalarımızı fiyatlandırma ve rekabet edebilirlik manasında zora sokuyor. Merkez Bankası ve 2024-2026 Orta Vadeli Plan enflasyon amaçlarında birinci açıklanan sayılar ile şimdiki açıklanan sayılar ortasında makasın açıldığını görüyoruz.”
Kur iddiaları ve enflasyon gayelerindeki sapmaların sanayicilere ek maliyetler getirdiğini kaydeden Lider Büyüksimitci, “Planlamasını resmi datalara nazaran yapan sanayicilerimiz ve bilhassa ihracatçı firmalarımız gün sonunda bir ziyanla karşı karşıya kalıyor. Bu zararın telafisi için belli adımların atılması gerektiğini, meclis toplantılarımızda defaten belirttik ve ilgili makamlara ilettik. İhracatçıya verilen yüzde 2 döviz dönüşüm dayanağının rastgele bir kurala bağlanmadan en az yüzde 5’e çıkarılması gerekiyor. Öteki taraftan yükselen faiz oranlarıyla birlikte, krediye erişim imkanının büyük oranda daralmış olması, bunun yanı sıra döviz kurunun uzun vakittir sabit kalması sanayicilerimizin yatırım ve ihracatlarını olumsuz etkilemeye devam ediyor” dedi. Konuşmasında ABD seçimlerini de pahalandıran Büyüksimitci, “Bildiğiniz üzere ihracatımızın yaklaşık yüzde 10’unu ABD’ye yapıyoruz. Donald Trump’in birinci devrinde, çelik ve alüminyum üzere bölümlerde, başta Çin olmak üzere birçok ülkeye karşı gümrük vergileri artırılmıştı. Emsal siyasetlerin geri dönebileceği ihtimali düşünülmeli. Fakat Trump ile bu devir ilişiklerin daha olumlu olacağını düşünüyorum. İki ülke ortasındaki olumlu münasebetler, bilhassa savunma sanayi, güç ve ticaret alanında fırsatlar sunabilir. Bu süreçte ABD ile bağların çok boyutlu olarak kıymetlendirilmesi ve gümrük siyasetlerine karşı hazırlıklı olunması değer arz ediyor” dedi.
Konuşmasının sonunda TOBB ETÜ Teknoloji Merkezi’nde geliştirilen ülkemizin birinci kuantum bilgisayarı, QuanT’ın ülkemize ve milletimize güzel olması temennisinde bulunan Lider Büyüksimitci, “Şu an dünyada kuantum bilgisayar teknolojisine sahip olan az sayıdaki ülkeden biri olmanın haklı gururunu yaşıyoruz. 2025 Milletlerarası Kuantum Bilimi ve Teknolojisi Yılı’na büyük bir umutla giriyoruz. TOBB ve TOBB ETÜ olarak, üniversite-sanayi iş birliğinin en hoş örneklerinden birine imza atmaktan gurur duyuyoruz. QuanT’ın hayata geçmesinde büyük emekleri olan Başta TOBB Liderimiz Sayın Rifat Hisarcıklıoğlu’na TOBB ETÜ Rektörümüz Prof. Dr. Yusuf Sarınay’a, Prof. Dr. Ali Bozbey ve Prof. Dr. Mehmet Ünlü hocalarımıza ve araştırma gruplarına çok teşekkür ediyorum. Rabbim muvaffakiyetlerini daim eylesin inşallah” halinde kelamlarını tamamladı. – KAYSERİ