KAYSERİ’nin Yeşilhisar ilçesinde Yakup Eren (58), 13 yaşında başladığı baba mesleği olan kalaycılığı 45 yıldır yapıyor. İlçenin tek kalaycısı olan Eren, “Babam 50 yıl boyunca kalaycı ustası olarak çalıştı. Ben de babamın yanında yaklaşık 25 yıl çalıştım. Babam vefat ettikten sonra da muhtaçlık ve talepten ötürü ben mesleğe devam ediyorum. Burada yetiştirecek çırak bulamıyoruz. Hasebiyle meslekte son aşamalardayız. Bu işin son nesliyiz” dedi.
Kayseri’nin Yeşilhisar ilçesinde yaşayan Yakup Eren, 13 yaşında kalaycılık mesleğine ilgi duymaya başladı. Babası Mehmet Eren’in yanında kalaycılık mesleğini öğrenen Eren, 20 yıl evvel babasının hayatını kaybetmesi sonrası babasından miras kalan kalaycılık mesleğini devam ettiriyor. 3 çocuk babası olan Yakup Eren, ailesinin geçimini sağladığı mesleğin ilçedeki son temsilcisi olduğunu ve çırak bulmakta zorlandıkları için kalaycılık mesleğinin yok olma tehlikesi geçirdiğini söylüyor.
Babasının kalay ustası olduğunu söyleyen Yakup Eren, “Babam 50 yıl boyunca kalaycı ustası olarak çalıştı. Bende babamın yanında yaklaşık 25 yıl çalıştım. Bu mesleğe babamın vefat ettiği 2004 yılından bu yana muhtaçlık ve talepten ötürü ben devam ediyorum. Yetiştirecek çırak bulamıyoruz. Münasebetiyle meslekte son aşamalardayız. Bu işin son nesliyiz” dedi.
‘GELECEK JENERASYONLARA AKTARILMASI LAZIM’
Kalaycılık mesleğinin yok olma tehlikesi altında olduğunu da kelamlarına ekleyen Eren, “Bakır kapların kalaylanmasında talep oluyor. Ancak, yeni üretilen alüminyum eserlerinden ötürü kalaycılık bitme safhasına geldi. Memleketimize has yemek ve içeceklerin kalaylı kaplarda tüketilmesi daha ayrıcalıklı oluyor. Sıhhat açısından da güzeldir. Hem bakır materyallerindeki pahalılıktan hem de talebin azalmasından işlerimiz azalıyor. İşimiz ölmez mesleklerdendir. Eskilere bir biçimde tekrar döneceğiz. Pekmez ve salça kurutma vakitlerinde talep yoğunluğu oluyor. Bu üzere zanaatlara muhtaçlığımız var ve gelecek jenerasyonlara aktarılması lazım” diye konuştu.
Haber-Kamera: Metin DEĞİRMENCİ/KAYSERİ,