EasyApp Kurucu Ortağı ve Üst Yöneticisi (CEO) Enes Zahid Urhan, toplumsal faydayı hedefleyen projelere bakılması gerektiğini belirterek, “Doğru bir maksat, yanlışsız insanların bir yere gelmesini sağlıyor. Yanlışsız insanların da iş ahlakı ortalaması görece daha üstte oluyor.” dedi.
AA’nın Küresel İrtibat Ortağı olduğu ve Türkiye İktisadi teşebbüs ve İş Ahlakı Derneği (İGİAD) tarafından düzenlenen 9. Türkiye İş Ahlakı Tepesi, “Yeni Jenerasyon Girişimcilikte İş Ahlakı” temasıyla Neslişah Sultan Kültür Merkezi’nde devam ediyor.
Zirve, Türkiye’de “İş Ahlakı”nı kamuoyunun, devlet kurum ve kuruluşlarının, iş dünyasının ve STK’ların gündemine taşımayı ve iş ahlakı eğitimi konusunda eğitim-öğretim kurumları, meslek örgütleri ve iş dünyasında hassaslık oluşturmayı ve yaygınlaşmasına katkı sağlamayı hedefliyor.
Üniversiteler, meslek kuruluşları ve iş dünyasının iş ahlakı uygulamaları alanında teorik ve pratik ortak çalışmalar yapmasına yer oluşturmayı amaçlayan doruğun, iş ahlakında uygun uygulama örneklerini ortaya çıkarması ve kamuoyunun gündemine taşıması da öngörülüyor.
Zirve kapsamında düzenlenen “Yeni Jenerasyon Girişimcinin İş Ahlakı” bahisli panelde konuşan EasyApp Üst Yöneticisi Zahid Urhan, startupların ölçeklenme ve büyüme seyahatinde üstlerinde çok önemli bir baskı olduğunu ve bu baskı oluşumunda insanların bir kadro iş ahlaksızlığına kayabildiğine vurgu yaptı.
Bu noktada kimi prensipler üzerinde durulması gerektiğini söz eden Urhan, “Bunlardan bence birincisi ülkü gaye. Ülkü gaye olduğu vakit yalnızca ticari başarıyı güden bir gayeden çok toplumsal faydayı hedefleyen projelere bakmak gerektiğini düşünüyorum. Gerçek bir maksat, hakikat insanların bir yere gelmesini sağlıyor. Hakikat insanların da iş ahlakı ortalaması görece daha üstte oluyor.” diye konuştu.
Urhan, bir başka değerli hususun da sürdürülebilir büyüme olduğunu kaydederek, büyümenin temelinde sürat olduğunu ve bu suratın insanları dikkatsizleştirdiğini belirtti.
Hızlandıkça birtakım kıymetlerin otomatik olarak kaybedildiğini aktaran Urhan, adil medeniyete sahip olan toplum olarak sürat kavramı yerine büyümede yeni bir kavram ortaya koymaları gerektiğini lisana getirdi. Urhan, “Dolayısıyla bizim büyüme stratejilerimizin en temelinde kesinlikle suratın yanında tahminen biraz daha rahmet diye isimlendirebileceğimiz, bilançolarda matematiğin içinde göremeyeceğimiz lakin işin kıymetli bir hususu olan ve sürdürülebilir büyümenin de bence en kıymetli çıktılarından biri olan bu mevzuya daha evvel dikkat etmek gerekiyor.” diye konuştu.
“Startuplar geleceği pazarlıyor”
İslam İşbirliği Gençlik Forumu (ICYF) Ekonomik Güçlendirme Departmanı Koordinatörü Sami Serdar ise iş ahlakının hangi kaynaklarla uygulanması gerektiğine yönelik bir temel ideoloji olduğunu tabir etti.
Serdar, İslam dünyasının yaklaşık 450 milyonluk bir genç kitleye sahip olduğuna ve teşebbüsçü kitlesinin çok büyük olduğuna işaret ederek, “Bu kitlenin yeteneği, akli melekelerindeki gücü, iştahı, bu yenilikçi teknolojileri ortaya koyabilme kabiliyeti epey yüksek. Fakat imkanlar noktasında, imkanlara erişimde handikapları var.” dedi.
Goldframer Üst Yöneticisi (CEO) Dr. Melih Turan da erken kademede startuplarda sorunların yaşanabildiğine işaret ederek, büyüme evresinde iştirak sorununun ve daha sonrasında kadro sorununun olabildiğine dikkati çekti.
Turan, startupların geleceği pazarladığını söz ederek, bu durumdan ötürü önemli değerleme sorunlarının yaşanabildiğini lisana getirdi.