Haber: FATİH ÖZKILINÇ Kamera: KERİM UĞUR
(İZMİR)- Dikili Belediye Başkanı Adil Kırgöz, kıyı bölgelerinde bulunan belediyelerin bütçeden aldığı hisseyle ilgili; “Yaz, kış nüfusu değişen kıyıya sonu olan turizm kentleriyle ilgili kesinlikle farklı bir uygulama yapılması lazım. 48 bin 500 nüfus değil de bir ortalama nüfusa nazaran bir yapılandırılma olması lazım. Yeni müdürlükler açmam gerekiyor lakin müdürlük sayım aşikâr. Müdürlük açamıyorum. İstediğim hizmet kalitesini de oluşturamıyorum. Çok sorunlarımız var. Bütçe düşüncesi, takım meşakkati, müdürlükler kahrı. Bunların giderilmesi için daima davette bulunuyoruz. Öteki arkadaşlarımız da davette bulunuyorlar ancak maalesef en ufak bir adım atılmıyor bunlarla ilgili” dedi.
Dikili Belediye Başkanı Adil Kırgöz, ANKA Haber Ajansı’na ilçedeki çalışmaları, turizm beldelerindeki bütçe sorunu ve gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.
31 Mart seçimlerinden bu yana ilçedeki çalışmalarını anlatan Kırgöz, “Seçimler bittikten sonra malum çabucak bir yaz dönemiyle karşılaştık. Bizim yaz dönemimiz çok ağır geçer. Dikili bildiğiniz üzere toplumsal istikametten, kültürel istikametten güçlü bir tarafı olan bir ilçedir. Bu kentte yaşayan beşerler; aydın beşerler, yüzünü aydınlığa dönmüş, kültürel seviyesi yüksek beşerler olduğu için biz de bu yapıya uygun olarak Dikili’de bir toplumsal, kültürel etkinliklerimizi büyüterek gerçekleştiriyoruz. Dikili’de dokuz gün boyunca çok güçlü bir kitap günleri gerçekleştirdik. Yeniden klâsik şenliğimizi genel liderimizin iştirakiyle gerçekleştirdik. Bununla birlikte geçen devirden kalan projelerimiz devam ediyor. Kavşak üretim çalışmaları, düğün salonu imal çalışmalarımız devam ediyor. Seçim öncesi birçok projemiz aslında bitirmiştik, sonlandırmıştık. Bugün burada gördüğünüz kültür merkezinin imali üzere, bu kültür merkezini seçimlerden yaklaşık beş, altı ay evvel yapmıştık açılışını. Rutin çalışmalarımız devam ediyor. Doğal gaz çalışmalarımızı başlatmıştık. İkinci etabını bitirdik” diye konuştu.
Dikili Belediyesi’nin toplumsal belediyecilik noktasında attığı adımları da anlatan Kırgöz, şunları söyledi:
“2019’da bu vazifeye gelirken şöyle bir telaffuz geliştirmiştim; ‘bir kentte yaşayan en çok bayanlar ve çocuklardır’ demiştim ve ‘bu kenti bayanlar ve çocukları ön plan tutarak geleceğe hazırlayacağız’ dedik. Bilhassa kent merkezinde bakımsız bir tane park göremezsiniz. Bu parkların hepsi yeni yapıldı, aydınlatıldı. Güvenlik kameraları konuldu, yürüyüş yolları, bisiklet yolları, bunlar hepsi bayanların, çocukların 24 saat sokakta inançla gezeceği, vakit geçirebileceği bir biçimde dizayn edildi. Biz toplumsal manada bilhassa bayanlar ve çocuklar için çok şeyler yapıyoruz. Mesela yeni bir spor salonu oluşturduk. Şu an 350 kadın- çocuğumuza burada değişik kısımlarda spor yaptırıyoruz. Pilates, yoga, çocuk jimnastiği daha birçok kısımda kurslar, eğitimler veriyoruz. Onlarca kursiyerimiz var. Birçok kısımda unutulmaya yüz tutmuş Yağcıbedir halılarının üretilmesi konusunda, keçe üretimi, çini ve seramik üretimi, fotoğraf kursları üzere. Bunları üst üste koyduğunuzda iki bine yakın insanımıza temas eden, dokunan kurslar yapıyoruz. Okullara yeni periyotta büyük takviyeler vermeye başladık. Gerek besin dayanağı gerek okulların paklığı, bahçe düzenlemeleri üzere dayanaklar veriyoruz.”
“Ekonomik hizmet verebileceğimiz bir halk lokalini önümüzdeki süreçte oluşturacağız”
İlçede bir Halk Lokali açama çalışmalarının olduğunu da aktaran Kırgöz, “Dikili’de çok büyük bir halk lokali açacağız. Nitekim emeklilerimiz her yere gidip oturup çay, kahve içemiyorlar. Onlara çok ekonomik hizmet verebileceğimiz bir halk lokalini önümüzdeki süreçte oluşturacağız. Yer sorununu çözmemiz lazım. Bu cins çalışmalarımız, toplumsal takviyelerimiz devam ediyor. Toplumsal marketimiz var. İnanın o kadar işleyen bir mağaza pozisyonuna geçti ki onlarca muhtaçlık sahibi vatandaşımız oradan kendine nazaran giysi temin ediyor” sözlerini kullandı.
“Turizm kentleriyle ilgili kesinlikle farklı bir uygulama yapılması lazım”
Kıyı bölgelerinde bulunan belediyelerin bütçeden aldığı hisseyle ilgili de açıklamalarda bulunan Kırgöz, “Ben daima davette bulunuyorum. Bizim şu an 48 bin 500 civarında bir nüfusumuz var. Lakin bu kentte 110 bin tane konut var. Bu türlü bir çarpık durum var. Dikili her ne kadar biraz evvel tabir ettiğim 48 bin 500 nüfus üzere görünse de resmiyette 541 kilometrekare yüz ölçümüyle İzmir’in beşinci büyük ilçesi. 350’ye yakın sitenin, 25 köyünün olduğu çok geniş bir coğrafya. Buraya biz hizmet etmekte nitekim çok zorlanıyoruz. İşçi yetmiyor, bütçemiz yetmiyor. Bu türlü bir durum var. Daima söylüyoruz. Yaz, kış nüfusu değişen kıyıya sonu olan turizm kentleriyle ilgili kesinlikle farklı bir uygulama yapılması lazım. 48 bin 500 nüfus değil de bir ortalama nüfusa nazaran bir yapılandırılma olması lazım. Yeni müdürlükler açmam gerekiyor, ancak müdürlük sayım aşikâr. Müdürlük açamıyorum. İstediğim hizmet kalitesini de oluşturamıyorum. Çok sorunlarımız var. Bütçe problemi, takım problemi, müdürlükler sorunu. Bunların giderilmesi için daima davette bulunuyoruz. Öbür arkadaşlarımız da davette bulunuyorlar lakin maalesef en ufak bir adım atılmıyor bunlarla ilgili. Kıyıya sonu olan turizm bölgelerinde, kentlerinde kesinlikle bu türlü bir düzenleme yapılması lazım” dedi.
“Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin olduğu yerlerde beşerler daha kaliteli yaşıyorlar”
İktidarın SGK borçları, vergi borçları, kayyum atamaları, kreşler üzerinden lokal idarelere yönelik adımlarına ait ise Kırgöz, şunları tabir etti:
“Son günlerde hepimiz izliyoruz gelişmeleri. Cumhuriyet Halk Partili belediyeler bilhassa toplumsal belediyecilikte sahiden çok güçlü, çok başarılı belediyeler. Bakın dikkat edin nüfusun daima aktığı yerler, çok tercih edilen, yerler Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin olduğu yerlerdir. Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin olduğu yerlerde beşerler daha kaliteli yaşıyorlar, daha rahat yaşıyorlar. Bilhassa bu kreşlerle ilgili kreşlerin açılması bayanların hayata, iş hayatına, toplumsal hayata daha çok katılması demek. Zira bayan çocuğunu inançlı bir yere bırakıp bir yere işe girebiliyorsa, çalışabiliyorsa hane iktisadına katkıda bulunuyorsa o çok büyük bir zenginliktir onlar için. Bir ailede iki kişinin çalışması demek, bu türlü devirlerde birinin maaşı mesken kirası, genel masraflara giderse, başkasının maaşıyla da biraz daha rahat yaşama imkanı sağlarlar. Ben anlayamıyorum kreşlerin kapatılmasında nasıl bir mantık var? Neyi amaçlanıyor? Lakin aklın yolu birdir yeni düzenlemeyle düzenlemeyle bu tercihlerinden vazgeçeceklerdir diye düşünüyorum.”