‘TÜM BU BAHİSLERİ TEKNİK SEVİYEDE ELE ALMAYA DEVAM EDECEĞİZ’
Türkiye, Azerbaycan ve Özbekistan Dışişleri, Ticaret, İktisat ve Ulaştırma bakanlarının iştirakiyle düzenlenen ‘3’lü Sistem Toplantısı’nın akabinde ortak basın toplantısı düzenlendi. Burada konuşan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, hacim olarak dünyanın en büyük ticaretinin, Asya ile Avrupa ortasında gerçekleştiğini belirterek, “Türkiye, Azerbaycan ve Özbekistan bu güzergahın tam da merkezinde yer almaktalar. COVID-19 sebebiyle Rusya- Ukrayna savaşı ve Orta Doğu’daki öteki gelişmeler de tedarik zincirlerinde kırılmalar yaşanmasına sebep oldu. Bu durumun global seviyede çok önemli ekonomik yansımaları oldu. Sonuçta şu gerçek bir sefer daha ortaya çıktı ki Asya ile Avrupa kıtaları ortasında en muteber, en süratli ve ekonomik güzergah Orta Asya-Hazar Denizi- Güney Kafkasya ve Türkiye sınırıdır. Bugünkü toplantımızda Orta Koridora yönelik altyapı çalışmalarımızı ve ortak faaliyetlerimizi değerlendirdik. Gümrük uygulamaları ve mevzuatların ahenkleştirilmesi konusunu ele aldık. Elektronik hizmetlerin kullanımının yaygınlaştırılması için yapılabilecekleri değerlendirdik. Buna ilaveten ticaretteki manilerin etaplı biçimde kaldırılması istikametinde atılabilecek adımları görüştük. Tüm bu hususları teknik seviyede ele almaya devam edeceğiz” dedi.
‘ANKARA BİLDİRİSİNİ İMZALADIK’
Bakan Fidan, “Toplantımızın sonunda Ankara bildirisini imzaladık. Bildiriyle ticaret, yatırım, lojistik ve transit nakliyecilik alanlarında atılacak adımları kayda geçirmiş olduk. Altyapı projelerine sürat verilmesini kararlaştırdık. Öncelikli kesimlerde yatırımların teşvik edilmesi konusunda mutabık kaldık. Bildirimizin ekindeki hareket planıyla da önümüzdeki periyot için izleyeceğimiz yol haritasını belirledik. Eş vakitli olarak güç krizi, sistemsiz göç baskısı, terör ve aşırıcılık üzere sınamalarla karşı karşıyayız. Bugün düzenlediğimiz toplantıda ayrıyeten Rusya-Ukrayna savaşını, Orta Doğu’daki gelişmeleri ve Afganistan’daki durumu da ele aldık. Türk dünyası olarak Ukrayna’da adil ve kalıcı barışı destekliyoruz. Afganistan’ın izole edilmemesi ve bu ülkenin komşularıyla barış içinde yaşaması gerektiğini savunuyoruz. İsrail- Filistin ihtilafının kalıcı tahlili için ’67 sınırları’ temelinde başşehri Doğu Kudüs olan bağımsız ve hâkim bir Filistin Devleti’nin kurulmasına takviyemizi vurgulamaktayız. Bugün ayrıyeten Suriye’deki durumu da ele aldık. Biz egemenliğini tam olarak tesis etmiş, terörden arınmış, istikrar ve refaha kavuşmuş bir Suriye görmeyi dilek ediyoruz. Suriye’nin tekrar imarı ve ayağa kaldırılması için memleketler arası toplumun üzerine düşen sorumluluklar olduğuna inanıyoruz. Suriye’nin bölgesinde ve memleketler arası toplumda hak ettiği yeri alması için gereken tüm dayanağı sağlamaya devam edeceğiz” diye konuştu.
‘DİPLOMATİK TAKVİYEMİZİ GÖSTERECEĞİMİZİ VURGULADIK’
Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov ise “Görüşmede, yakın geçmişte Gazze’de elde edilen ateşkesin ve bu ateşkesin devamlılığının değeri vurgulandı. Tıpkı vakitte Azerbaycan Cumhuriyeti olarak Birleşmiş Milletler Teşkilatının Güvenlik Konseyinin şartnamesine uygun olarak İsrail-Filistin savaşının, 2 devlet probleminin çözülmesi Azerbaycan tarafından desteklenmesini ve bundan sonra da diplomatik takviyemizi göstereceğimizi vurguladık. Suriye’deki son gelişmeler çerçevesinde Türkiye’nin müspet takviyesi, orada sakinliğin devamı, ülkenin yine kurulması ve memleketler arası arenada etkinliğinin kazanılmasının değerinden konuşuldu” tabirlerini kullandı.
‘İKİLİ ALAKALAR İÇİN YENİ FIRSATLARIN KAPISI AÇILACAKTIR’
Özbekistan Dışişleri Bakanı Bahtiyar Saidov da Özbekistan, Azerbaycan ve Türkiye ortasındaki bağlantıların tarihi açıdan en yüksek gelişme noktasına ulaştığını belirterek, “Geçen sene Türkiye Cumhuriyeti ile kapsamlı stratejik paydaşlığın derinleştirilmesine ait ortak bildiri imzalanmış, Azerbaycan Cumhuriyeti ile bağlarımız müttefiklik seviyesine çıkarılmıştır. Bu üçlü iş birliğinin güçlendirilmesinde kıymetli bir adım olmakla bir arada tıpkı vakitte stratejik çıkarlara dayalı ikili bağlantılar için yeni fırsatların kapısını açacaktır. Son yıllarda ikili ve çok taraflı formatlarda iş birliğimiz daha evvel görülmemiş bir seviyede güçlenmiş, yeni dinamikler ve pratik istikametler kazanmıştır. Meslektaşlarımızla Özbekistan, Azerbaycan, Türkiye ortasındaki bölgesel, memleketler arası siyaset, ticaret, iktisat, yatırımlar, ulaştırma alanlarındaki stratejik iştirakin daha da güçlendirilmesi hususlarını ele almış bulunmaktayız. Görüşmemizde bu alanlarda karşılıklı fayda sağlayan bağlarımızı daha da ileriye taşıyacak yeni teklifler geliştirdik. Milletlerarası kurumlar kapsamındaki diyaloğun sistemli bir formda geliştirilmesi konusunda mutabakata vardık. Ülkelerimizin global alanda ortak çıkarlarını uzman biçimde öne çıkarmak, memleketler arası gündemin temel hususlarına yönelik ortak bir yaklaşım sergilemek her zamankinden daha değerli hale gelmiştir” değerlendirmesinde bulundu.