Nevşehir’in el sanatlarıyla ünlü Avanos ilçesindeki atölyede çeyrek asırdır halı dokuyan Mihrican Cihan ve Hamiyet Ayhan’ın binlerce ilmekle ortaya çıkardığı halılar, turistler aracılığıyla dünyanın farklı yerlerine taşınıyor.
Avanos ilçesinde özel firmalarla işbirliği halinde Halk Eğitimi Merkezi Müdürlüğü tarafından vakit zaman açılan halı dokuma kursları, kaybolmaya yüz tutan bu kültürü yaşatıyor.
Mihrican Cihan ve Hamiyet Ayhan da çalıştıkları atölyede omuz omuza vererek yan yana kurdukları tezgahta çeşitli desenleri yün halıya, ünlü ressamların tablolarını ise ipek halıya dokuyor.
Kimi vakit haftalar kimi vakit motiflerine nazaran aylar süren emeğin akabinde ortaya çıkan eserler yurt içi ve yurt dışından alıcı buluyor.
“Picasso üzere ressamların fotoğraflarını dokuyoruz”
Cihan, AA muhabirine, 1998 yılında Halk Eğitimi Merkezi Müdürlüğü bünyesinde açılan kursa kaydolduğunu, 26 yıldır orta vermeden rengarenk iplerle halı dokuduğunu belirtti.
Aile üyelerinin farklı alanlarda sanatçı olduğunu, kendisinin ise yeteneğini halılara ilmek ilmek aktardığını kaydeden Cihan, şöyle konuştu:
“Ortaokuldan sonra meslek edinmek için buraya geldim. O periyot ablalarımız vardı, onlardan öğrendik. Artık onlar kalmadı fakat biz onların müsaadeden gidiyoruz. Yeni gelenleri de biz yetiştiriyoruz. Halı dokumayı seviyorum. Yoksa bu kadar vakittir sürdürmem güç olurdu. Yeni desenler çıkarmak, rengarenk motifler üretmek çok zevkli. Babam heykeltıraştı, kardeşlerim ressam, ben de sanatımı halı üzerine sürdürüyorum. Picasso üzere ressamların fotoğraflarını dokuyoruz. Yün halıda ise ‘yedi dağın çiçeği” üzere bilinen motiflerini dokuyorum. Avrupalı turistler başta olmak üzere her yerden gelen ziyaretçiler bu halılardan alıyor. Bilhassa ipek tezgahındakiler şimdi dokunurken satılıyor. Özel siparişler de oluyor, dokuyup gönderiyoruz.”
“Biz, tanınmamış sanatçılarız”
Hamiyet Ayhan ise halı dokumanın dikkat ve sabır istediğini bazen saatlerce tıpkı motif üzerinde ağırlaşmak gerektiğini anlattı.
Halı dokuma kültürünün gelecekte de yaşaması için gençlerin daha çok ilgi göstermesini dilediğini söz eden Ayhan, “1997 yılında aile bütçesine dayanak olmak için başladım. Evvel kaba halı ve yolluk dokudum. İki yıl sonra ustalaştım, ipek halı dokumaya başladım. Biz tanınmamış sanatçılarız. Yıllar içinde o kadar hoş halılar dokuduk ki bunlar yurt dışına gitgide, satıldıkça seviniyoruz. Bazen desenlere baktığımda hayal kurup ‘şurayı değiştirebilirim’ diyorum, motifleri değiştirdiğim de oluyor.”