KULÜPLER Birliği Lideri Ali Koç, “Bence Türk futboluna yapabileceğimiz en uygun düzgünlük profesyonel ekip sayısını indirmek. Şu an yanılmıyorsam Türkiye’de yüz elli dokuz adet profesyonel kulüp var. Avrupa’nın hiçbir liginde bu yok. Her lige yirmi kadro deseniz birinci lig, ikinci lig Harika Lig. Haydi bilemediniz bir küme da üçüncü lig. Azamî 80, bize nazaran 60 olması gerekiyor bunun. Onun üzerine de çalışmalarımız olacak” dedi.
Başkan Ali Koç, Kulüpler Birliği’nin bugün gerçekleştirilen toplantısının akabinde değerli açıklamalarda bulundu. Toplantıda konuşulan mevzulardan bahseden lider Ali Koç, “Uzun vakittir buluşamamıştık. Ağır takvimden ötürü ağır programlardan ötürü. Bugünkü buluşma sebebimiz kendimizle alakalı bahis. E bilet konusu var. Biliyorsunuz yeni dönemde yeni bir sisteme geçiliyor. Kulüpler istedikleri biletleme firmasıyla çalışacak. Netaş’ın altyapısıyla çalışacaklar. Burada kıymetli olan mayıs başı kim kimle çalışacaksa altyapıyla entegre olabilmesi. Bütün sorumluluk kulüplerde federasyon ya da kimse de değil. Onun için ne durumda olduğumuzu istişare ettik. Olağan biliyorsunuz kimileri ekiplerin çok taraftarı var. Kimi kadroların az taraftarı var. Kimi grupların taraftarı var lakin stadı kısıtlı. Hasebiyle taraftar büyüklüğünüze nazaran de biletleme firmaları dikkati çekiyorlar. Sanki ortak bir ihale yapabilir miyiz diye konuştuk. Şu an anlaşmamış kulüpler için. Ondan sonra federasyonumuzdan bir sunum yapıldı. Değerli bahislerin üstünde çalışıyorlar. Bu büsbütün hazırlık evresinde olan fakat hazırlık evresindeyken de kulüplerin geri bildirimini alan, kimilerini burada geri bildirim verebildik. Kimilerine, gruplarımız çalışma kümeleri yapacak, verilecekler. Onları da size paylaşayım. Standart kontrat konusu var. Standart kontrat biliyorsunuz İtalya’da, İngiltere’de bir sürü ligde tek tip kontrat var. Hatta şöyle söyleyeyim, maaş varsa imza parası varsa imaj hakları onların hepsini tek mukaveleye koyuyorlar. Hatta kimi ülkelerde bir adım daha öteye gidiyorlar maç primlerini de tek mukaveleye koyuyorlar. Kimi ülkelerde maç primi de veremiyorsunuz. Türkiye’de biliyorsunuz ya bir prim sistemi oluyor. Büyük maçlar öncesi idarenin tasarrufları doğrultusunda primler açıklanabiliyor. Yani bu bu türlü dönem başında mukaveleye bağlanmış bir şey olmuyor. Onları konuştuk. Kulüpler tek tip mukaveleye çok değer veriyorlar. Artık tek tip kontrat olduğu vakit vergi kaçırmadan harcama limitlerini bypass etmekten bankalar muahedesine uyulmuyorsa onu bypass etmekle ilgili yollar var. ve bunun birtakım kulüpler tarafından kullanıldığını görüyoruz. Çok da adil bir rekabet için tek tip mukaveleye herkes çok sıcak baktı. Galiba dün de federasyon liderimiz ocak ayında bu mevzuyla ilgili bir talimat değişikliği yapacağını söylemiş. İkinci bahsimiz vadesi geçmiş borçların kontrolü konusu var. Orada biliyorsunuz Avrupa’ya giden kulüplerimiz senede dört sefer pak kağıdı almak zorundayız. Gitmeyen kulüplerimiz bize göre daha farklı bir takvimde raporlanıyorlar vadesi geçmiş borçları. Bunun daha UEFA standartlarına Avrupa kupaları takvimine uygun bir formda yapılması düşünüldüğünü anlattılar bize. Kadro harcama limitleri, grup harcama limitlerinde de yeni bir model ile çalışıyorlar ki bence çok yanlışsız. Şu an nasıl model? Gelirin üzerinden yapıyorsun. Bir de onun üstüne yüzde otuz bir çarpan koyuyorlar. Lakin mesela Kasımpaşa üzere Samsunspor üzere Göztepe’nin durumunu bilmiyorum iddia ediyorum. Sıfır borcu olan kulüplerin çok düşük harcama limitleri. Yani sağlıklı bir finansal fair-play raporlarının olmasının yararını onlar göremiyor. Dezavantajını görüyorlar. Yeni modelin de şöyle olması düşünülüyor. Yurt dışına da bu var. Gelirin, borcun, borcun gelirini ne kadar olur? Yüzdeler. O denli oran sağlandı. Yani o denli sınıflandırılıyorsun. Ona nazaran de bir harcama limiti veriyor. Çok güzelimize gitti. Enteresan bir durum. Bir futbol gelişim fonu üzerinde çalışılıyor. O teknik husus. Onları konuştuk. Son olarak da son iki federasyonun konuştuğu Sayın Büyükekşi zamanında ciddi bir formda ilerletilen fakat federasyon değiştiği için, uygulamaya alınamayan bu federasyonda benimsediği federasyon liderimizin vakit zaman gündeme getirdiği MHK yapısı, kulüpler ortak olsun. Bir şirket kuralım. Bütün hakem işleri o denli yönetilsin. O mevzuları konuştuk” tabirlerini kullandı.
‘TÜRK FUTBOLUNA YAPABİLECEĞİMİZ EN UYGUN DÜZGÜNLÜK PROFESYONEL EKİP SAYISINI İNDİRMEK’
Profesyonel liglerdeki ekiplerin azalması gerektiğini aktaran Ali Koç, “Dün Avrupa’dan gelmişler. Birkaç federasyonu ziyaret etmişler. Bunlar büsbütün ham. Ne olur sizden şu anlattıklarımız bunlar oldu bitti. Kulüplere anlatılıyor bunların üzerine çalışılıyor. Bu etapta bizden geri bildirim isteniyor. Sonuçta bunlar büsbütün bizi etkileyecek hususlar. Ona da teşekkür ediyorum federasyona. Zira bizim görüşlerimize başvuruyorlar. Sonuncu haline getirmeden evvel? Geçmişte bir sürü husus sonuncu haline getirildikten sonra dikte ediliyordu. Sonra yolda tedavi etmeye çalışıyordu. Düzeltmeye çalışıyordu bu süreçleri. O yüzden yani uygun bir diyalog içinde toplantımızı yaptık. Daha çok çalışmamız var, yapmamız lazım. Bence Türk futboluna yapabileceğimiz en düzgün uygunluk profesyonel ekip sayısını indirmek. Artık inceledik. Sayın Eyüpspor Başkanı Murat Özkaya bunu gündeme getiriyor. Hatta bir adım öteye gidiyor. Futbolun anayasasını yazmamız lazım diye. Şu an yanılmıyorsam Türkiye’de yüz elli dokuz adet profesyonel kulüp var. Avrupa’nın hiçbir liginde bu yok. Her lige yirmi grup deseniz birinci lig, ikinci lig Muhteşem Lig. Haydi bilemediniz bir küme da üçüncü lig. Azamî 80, bize nazaran 60 olması gerekiyor bunun. Onun üzerine de çalışmalarımız olacak. Yani bizim Türk futbolunu tekrar, yine pozisyonlamamız yine icat edilebiliriz. Her manasıyla, her paydaşıyla, her süreciyle, her katmanıyla inşallah bir şeyler yapabiliriz. Bu biçimde gidemez” kelamlarını kullandı.